Cesareti, adaleti ve devleti yönetim şekli ile dillere destan olan Hz. Ömer, İslam dininin bütün Müslümanlara kazandırmış olduğu büyük insan ve halifelerden biridir. Ayrıca henüz hayatta iken cennetle müjdelenen 10 sahabeden biri olan Hz. Ömer, yaklaşık olarak 10 yıl boyunca halife olarak hizmet vermiş olduğu dönemde tarihin ilk devlet örgütlenmesini başlatmış, maliye, ordu, adalet ve toprak yönetiminde ilk düzenlemeleri hayata geçirmiş ve hatta ilk İslam parasını bastırmış olan bir devlet adamıdır. Tüm bunların yanı sıra Mekke’den Medine’ye hicretin gerçekleştirildiği yıl, onun halifeliği döneminde hicri yılın başlangıcı olarak kabul edilmiştir.
Hz. Ömer’in Kişiliği ve Yapısı
Hz. Muhammed’in (a. s.) hakkından, Benden sonra bir peygamber gelecek olsaydı, muhakkak ki bu Ömer olurdu” buyurduğu Hz. Ömer, sert görüşünün arkasında oldukça yumuşak, alçak ve zarif gönüllü yapıya sahip biridir.
Hz. Ömer’in hayatı boyunca inandığı şeyi gerçekleştirme konusunda oldukça inatçı olması ile tanınmıştır. İslamiyet ile müşerref olmadan önce ilk Müslümanlara şiddetle karşı çıkıp muamelede bulunmuş, İslam ile müşerref olduktan sonra ise bu şiddetli tavırlarını müşriklere karşı sergilemiştir.
Halifelik Döneminde Hz.Ömer
Hz. Ebu Bekir’in ardından Hilafet makamına erişen Hz. Ömer, doğruların hayata geçirilmesi ve hakkın yerini bulması için oldukça özverili davanmış, ufak tefek ayrıntıları dahi bizzat takip etmeye çalışarak yerine gelmesini sağlamıştır. Hz. Ömer bir meselede yasak koyacağı ya da emredeceği zaman ilk olarak kendi nefsinde ve evinde uygulamış, sonuçlarına göre de emir buyurmuş ya da nehyetmiştir
Hz. Ömer İslam meselelerinde ve dininde oldukça titiz olmasından dolayı şeytanın dahi onunla karşılaşmaktan korktuğu ve hatta yolunu değiştirdiği söylenmiştir. Hz. Muhammed aleyhisselam yine Hz. Ömer için “Gökte bir Melek bulunmasın ki Hz. Ömer’den haya etmesin, yerde bir şeytan bulunmasın ki Hz. Ömer’den kaçmasın” buyurmuşlardır.